kutlu_dogum_haftasi_basliyor_h4298Türkler uzun yıllar süren kanlı savaşlar sonunda zorla Müslüman olmuşlar olmasına da (bknz: https://muhendisguncesi.com/turkler-nasil-musluman-oldu/) gelin görün ki, sonradan ne oldu bilinmez, Emevî sapkınlığını bile sollayacak sözde dini uygulamalarda, abartılı dini şovlarda 56 İslâm ülkesi arasında öncülüğü kimselere bırakmamışlar…

Günümüzde de kraldan çok kralcılıkta kimseler elimize su dökemez, hele ki konu din olunca…

Örneğin Arabistan’da mezar bile yoktur, ama bizde kimin yaşarken çok zengin, kimin fakir fukara, garip gureba olduğunu mezarına baktın mı anlarsın. Bu din tacirliği öyle kanımıza işlemiştir ki, kendilerine “din adamı” denen kan emicilerin mezar başında ölünün ruhuna “Kur’an” okumaları karşılığında para almasına da, yüce Kur’an’ın ölüler kitabı haline getirilmesine de başka hiçbir ülkede bu denli yüksek oranda rastlayamazsınız.

Peki bu coğrafyada pisliğin, alçaklığın, hırsızlığın, soygunculuğun, her türlü cinsel sapkınlığın en tumturaklıları kol geziyor da neden herkesin dilinden Allah, peygamber, inşallah, maşallah sözleri hiç düşmüyor?

Neden 50mt’ye bir ihtişamlı camiler yapmamıza ve hâlâ da her gördüğü boşluğa, her deliğe, her kuytuya cami, mescit, külliye, Kur’an kursu, imam hatip lisesi inşa etme yarışını büyük bir iştiyakla sürdürmemize rağmen ahlâksızlıkta, riyakârlıkta, sahtekârlıkta Dünya sıralamasında ilk 3’deki yerimizi kimselere kaptırmıyoruz?

Nedeni belli değil mi?

derincede_kutlu_dogum_haftasi_etkinlikleri_h4288ÇÜNKÜ BİZ, DİN PAZARLAMASININ EN KÂRLI SEKTÖRLERDEN BİRİ OLDUĞUNU KEŞFETMİŞ ve BUNDAN NEMALANMAYI İŞ EDİNMİŞ BİR MİLLETİZ DE ONDAN!

Her haltı  karıştırdıktan sonra da Allah’ı kandırabiliriz, ya da belki O’na yaranabiliriz diye işte böyle devasa camiler inşa edip, 5 yaşındaki kızların başını türbana dolamakla O’nun bizleri affedebileceğini düşünüyoruz.

Sadece görkemli camiler mi yapıyoruz Allah’ı kandırmak için, HAYIR!

Bir de durup durup bir taraflarımızdan kutsal günler uyduruyoruz. Önceleri masum birer kültürel faaliyetmiş gibi başlatıyor, sonrasında da abartılı dini şovlara dönüştürüyoruz bunları ve nihayetinde de dinin içine sokup, dinsel bir zorunluluk, dinsel bir gereklilik haline getiriyoruz.

Örnek mi?

İşte teravih namazı,

İşte bir sürü kandil,

İşte 3 aylar safsatası,

Son numaraları da “KUTLU DOĞUM HAFTASI” etkinlikleri…

Kutlu Doğum Haftası, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan başka bir ülkede kutlanıyor mu?

HAYIR !

Peki neyin nesi bu Kutlu Doğum Haftası?

“Kâinat O’nun yüzü suyu hürmetine yaratılmıştır.”

“Kâinatın efendisi”

“Efendimiz”

gibi abartılı sıfatlarla sözde sevgimizi gösterdiğimiz Hz. Muhammet’in doğum günü münasebetiyle, yaklaşık bir hafta boyunca ağdalı, abartılı, yapış yapış övgü sözleriyle bezenmiş bir dizi riya kokan, her yerinden sahtekârlık akan sözde etkinlikler…

Kâinatın tek efendisi ALLAH TEÂLÂ’dır ve O’nun bir kuluna, peygamber bile olsa, “Kâinatın Efendisi” demek ŞİRK’tir. Yüce Peygamberimiz kendisine sadece Allah Resulü diye hitap edilmesini isterken, aşırı sevgi gösterilerinde bulunulmasını yasaklamışken SEN KİM OLUYORSUN DA O’NA, O’NUN İSTEMEDİĞİ, HÂTTÂ YASAKLADIĞI SIFATLARI YÜKLÜYORSUN? SEN PEYGAMBERDEN DAHA MI YÜKSEKTE BİR YERDESİN, EY SAHTEKÂR MÜŞRİK? BÖYLE SÖZLER SÖYLEYEREK, O’NU MÜBALAĞAYLA ÖVEREK PİSLİKLERİNİN ÖRTÜLECEĞİNİ, ALLAH’I KANDIRABİLECEĞİNİ Mİ SANIYORSUN A MÂÛN İHLÂLCİSİ İBLİS!

Dahası da var…

3d-1441jpgPeki, MEVLİT KANDİLİ nedir o zaman?  Peygamberimizin doğum günü için yapılan bir kutlama değil midir? Yani bir yıl içinde bir insanın 2 kez doğum günü kutlanır mı?

Aslında Mevlit Kandili’nin, Kutlu Doğum Haftası içerisindeki bir gün olması gerekmez mi? Yahut da kandili Kutlu Doğum Haftası’nda kutlamak doğru olmaz mı? Ve yıl içinde miladi takvime göre onar günlük harekete göre gezinmesi gerekmez mi?

21277_10153234063836182_8851868738295836991_nÜstelik 2000’li yılların başlangıcına kadar KUTLU DOĞUM HAFTASI etkinlikleri 12-17 Ekim tarihleri arasında yapılırken ne hikmetse son 13 yılda Nisan ayına ve 23 Nisan “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı”na denk gelen haftaya alındı.

Ey Müslümanlar, doğum günü sürekli değişen bir peygamberimiz var! O nedenle sadece 24 Aralık’ta doğum gününü kutladıkları bir peygambere sahip olan Hristiyan âlemini kıskanmıyor değilim doğrusu…

Hz. Peygamber’in miladi takvime göre 17 veya 28 Mart da doğduğuna ilişkin ciddi çalışmalar var. Diğer Müslüman ülkelerde kandiller de kutlanmıyor. O zaman bu bir dini vecibe olmasın?

 
HAYIR!

Öyleyse bu hafta neyin haftası kardeşim? Bize neyi kutlatıyorlar?

23 Nisan haftasındaki kutlamaların Emevî iblislerinin uydurdukları dinin motiflerine büründürülerek körpe beyinlerin yıkanması mı hedefleniyor? Onlara Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kavram ve anlamı dışında farklı bir kutlama mı yaptırılmak isteniyor? Atatürk bir kez daha mı yok edilmek istenmekte?

 

BENCE TAM İSABET!…

Bir de saman altından su yürütülüp bu uydurulmuş haftada acaba diyorum ulusça bir başka şahsın doğum gününü mü kutluyoruz? Bir tarikat veya cemaat liderinin, doğum günü haftası kutlanıyor olabilir mi? Bu gerçek mi dersiniz?

EVEEEEET!

Fethullah Gülen ’27 Nisan’ doğumluymuş!

9d10d4a96048896f70bcea280aaa469a

Yani kutlu doğum haftası diye Fethullah Gülen Efendinin doğum günü haftası kutlanıyor. Aslında dağıtılan gülleri, billboard’lara, duvarlara yapıştırılan metrelerce uzunluğundaki son derece pahalı ilanları dikkate aldığımızda bu fikir öyle çok da saçma gelmiyor insana doğrusu…

 
KUTLU DOĞUM HAFTASI İSTER DİNCİ KİNİNİN CUMHURİYET DEĞERLERİNE KARŞI OLUŞTURDUĞU BİR UNUTTURMA, UYUTMA, YUTTURMACA ve İÇİNİ BOŞALTMA KAMPANYASI OLSUN, İSTERSE BİR CEMAAT LİDERİNİN DOĞUMGÜNÜ KUTLAMASI; HZ. PEYGAMBERİ ADETA TANRILAŞTIRAN ve O’NU MİTOLOJİK BİR KAHRAMANMIŞ GİBİ GÖSTEREN BU SÖZDE ANMA TOPLANTILARI, EN HAFİF TABİRİYLE, O’NUN MANEVÎ KİŞİLİĞİNE YAPILMIŞ  BÜYÜK BİR SAYGISIZLIK ve HAKSIZLIK ÖRNEĞİDİR. BU SAHTE SEVGİ GÖSTERİLERİ İLE SADE VATANDAŞ ŞİRKE SÜRÜKLENEREK ALLAH’IN ŞEFAATİNDEN DE MAHRUM BIRAKILMAKTADIR.

BU TİP UYDURUKLUKLAR İSTENDİĞİ KADAR “EFENDİM BİZ İYİ NİYETİMİZLE BÖYLE ETKİNLİKLER YAPIYORUZ” UCUZCU VE MASUMANE GEREKÇELERİN ARKASINA SIĞINILARAK YAPILSIN ŞİRKTİR, Bİ’DATTIR VE PEYGAMBERİMİZCE YASAKLANMIŞTIR.

Unutulmamalıdır ki Cenab-ı Peygamber, “Beni Hristiyanların Hz.İsa’yı sevdiği gibi sevmeyin.” diye buyurarak ne denli mütevazı bir kişiliğe sahip olduğunu, ifrattan, abartıdan, israftan ne denli nefret ettiğini ortaya koymaktadır.

Hz. Peygamberimizi anmanın en ulvî yolu, Kur’an mü’mini olmaktan geçer. Sahtekâr ve riya dolu şovlardan uzak durmak ve insanlığın yararına faaliyetlerde bulunmak, doğrudan ve adaletten ayrılmamak, hak yememek,  O’nun en hoşuna giden hasletlerdir. Sen yaptığın işte en iyi olmaya çabaladığında da O’nun hoşnutluğunu kazanırsın. O’nun öyle abartılı sahte sevgi gösterilerine ihtiyacı yoktur, bunu unutmayalım…

 
Uğur GÖRGÜLÜ

20 Nisan 2015 – Erciş