Bundan tam bir yıl önce, 30 Temmuz 2019 tarihinde HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli demiş ki: “Türkiye’nin en önemli sorunu Kürt sorunudur. Kürt sorunu çözülmeden diğer sorunlar çözülemez.”
Demirtaş, Sırrı Süreyya Aydemir PKK’lı teröristle birlikte…
Tamam bizim gibiler adil ve yansız olduğu için hukuksuz bir şekilde hapse atılan Selahattin DEMİRTAŞ’ın gaspedilen haklarını savunan laflar ediyoruz, ama bu onun PKK yandaşı bir terörist sevici olduğu gerçeğini değiştirmez. Dağlarda PKK’li teroristlerle çekilmiş fotoğraflarını unutmadık daha. HDP’lilerin PKK’li teroristlere verdikleri desteği, milletvekillerinin dokunulmazlıkları olduğu için arabalarının bagajında mühimmat taşıdıklarını, PKK’li köpekleri tedavi ettirdiklerini, hatta vatan haini bu katillerin cenaze törenlerinde nasıl ağıtlar yakıldığını daha dün gibi hatırlıyoruz.
Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan PKK’lı katillerle poz verirlerken…
Bakın 2015 yılından bir gazete haberi:
“HDP Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş, PKK’lı teröristlerin cenazelerine katılan HDP’li milletvekillerine dair açıklamalarda bulundu.
Ruşen Çakır’a konuşan Demirtaş, PKK’lıların HDP’nin seçmeni olduğunu ve PKK’lıların cenazesine gitmeyen HDP’li milletvekilleri hakkında soruşturma açılacağını söyledi.
Bizim bir milletvekilimiz bir PKK’lının cenazesine katıldı diye linç edilebiliyor medyada. Seçmenimiz o bizim. Bize oy veren, güvenen insan. Evladını yitirmiş çatışmada. Bir bakıyorsunuz akşam havuz medyasında ‘milletvekili PKK’lı terörist cenazesinde…
Ben çok açık söyleyeyim; Halkımızın acısına sahip çıkmayan milletvekiliyle ilgili kusura bakmasınlar ben soruşturma açtırırım, parti disiplini gereği. Sen oy almışsın o insandan, hassasiyetine dikkat edeceksin arkadaşım. Cenazesine de gideceksin, taziyesine de. Askerinkine de gidebiliyorsan gideceksin, polisin de acısını paylaşacaksın.”
Şimdi arkalarında iktidar gücü olmadığı için o eski şımarıklıklarından, o eski küstahlıklarından eser kalmamış tabi. Ne sevgili eşiniz Başak Demirtaş’a duygusal şiirler okumakla, ne haksızlığa uğramış gariban biri gibi, aile özlemi çeken, çocuklarına karısına hasret kalmış bir aile babası gibi mahpus damından öyle dokunaklı mesajlar göndermekle ve ne de mağdur edebiyatının belagat kamuflajına sığınmakla, kanına girdiğiniz binlerce polisimizin, askerimizin yetim kalan çocuklarının gözyaşlarını unutturamazsın ey katil Demirtaş!
Hukuksuzluğa itirazımız, senin gibilerin bile adil yargılanmasını istememiz bizlerin demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne olan inancımızdan kaynaklanıyor.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli
Şimdi gelelim KÜRT SORUNUNA; bunca yıldır ben bu sorunun ne olduğunu tam olarak anlamış değilim. Sizin derdiniz ne kardeşim, özerklik mi, ayrı devlet kurmak mi? Şunun adını erkekçe koyun, dansöz gibi kıvırtmayın.
Yıllardır aynı terane; “Daha fazla demokrasi istiyoruz.” Yalan! Kafanızın ardındaki asıl gerçeği saklamanın en güzel yolu kimsenin itiraz edemeyeceği bu cümle: Daha fazla demokrasi istiyoruz.
Hadi ordan!
Özgürlük, demokrasi eksikliği, sizden çok bizim sorunumuz. Daha doğrusu bu ülkede yaşayan herkesin ortak sorunu. Ekonomik zorluklar desen ülkenin tümünde geçerli zaten. Kürtçe Kürtçe diye yırtındınız, açılan Kürtçe kursları ilgisizlikten kapandı. Eeee döl israfı bir sürü çocuk yapacağına oku adam ol, istersen Cumhurbaşkanı seçil, engel mi var?
Sahi, şu sorununuzu bir daha alabilir miyiz Sayın Temelli?
NEDİR ŞU KÜRT SORUNU?
Uğur GÖRGÜLÜ
30 Temmuz 2020 – Jvari (Gürcistan)
